Terörün ülke ekonomisine zararlarından biri de gıda sektörü de karşımıza çıkıyor. Bomba yapımında kullanıldığı için haziran ayında yasaklanan azotlu gübrenin eksikliği bu yıl hissedilecek. Terörün ülke ekonomisine maddi manevi zararları bulunmakta.
İnsan canına ve malına büyük zararı olan terör ülke sakinlerini psikolojik yönden de derinden etkilemektedir. Terörün en çok zarar verdiği sektörlerin başında “turizm” gelmektedir. 2016 yılında ülkemize gelen turist sayısında yüzde 33’lük bir azalma olurken, turizm geliri de hemen hemen aynı oranda azaldı. 2016 yılında Türkiye’ye gelen turist sayısında 10 milyon civarında azalma yaşanırken, turizm sektöründen elde edilen gelirdeki azalma da 8 milyar doları aştı.
Meracılık Faaliyetlerinde Yoğun Seviyede Düşüşler Yaşanıyor!
Turizm sektörünün yanında gıda sektöründeki etkilenmeler de vatandaşın cebine yansıyor. Doğu ve Güneydoğu Anadolu yaylalarında yapılan meracılık terör nedeni ile eskisi gibi yapılamamaktadır. Bu da kırmızı et fiyatına yansımaktadır. Son 10 yılda meracılık faaliyetinin yürütülememesinden dolayı kırmızı et fiyatları neredeyse yüzde 200 artış gösterdi.
Terörden darbe yiyen bir başka sektör ise tarım ve dolayısıyla gıda sektörü. Tarımda kullanılan azotlu gübre bomba yapımında kullandığından dolayı kullanımı 2016 Haziran ayında yasaklandı. Toprağa kışın atılan nitratlı gübre tarımda kullanılan gübrenin yaklaşık 3’te 1’ini oluşturuyor. Yıllık kullanılan 5 milyon ton civarında gübrenin yaklaşık 1,5 milyon tonunun azotlu gübre olduğu belirtilmektedir.
Azotlu gübre genellikle hububat, mısır, buğday gibi ürünlerde kullanılmaktadır. Nitratlı gübre kullanılamadığından dolayı söz konusu ürünlerde verimin düşeceği buna paralel olarak fiyatın artacağı düşünülmektedir. Üretimde yaşanacak kaybın ise yaklaşık yüzde 20 civarında olacağı düşünülmektedir. Terör birçok sektörde olduğu gibi üretimde azalmaya da sebep olarak enflasyonun yükselmesine zemin oluşturmaktadır. Bu belanın milletimize verdiği zarar hemen her alanda kendini gösteriyor.